Meme, süt bezlerinden ve üretilen sütü meme başına taşıyan kanallardan oluşmaktadır. Bu süt bezleri ve kanalları döşeyen hücrelerin, kontrol dışı bir şekilde çoğalmaları ve vücudun çeşitli yerlerine yayılarak çoğalmaya devam etmelerine meme kanseri denir.
Bu kanser türü, kadınlarda ölüme en çok sebebiyet veren kanserlerden biridir. Tüm hayatı boyunca bir kadının meme kanserine yakalanma riski yaklaşık 1/10 dur. Kanser meme içinde zaman içinde büyüdüğünden erken safhada her hangi bir belirti vermezken daha sonra memede ele gelen sertlik, meme ucunda veya ciltte çekinti ya da meme ucunda kanama gibi belirtilerle kendini gösterebilmektedir. Kanser daha sonra aynı taraftaki koltuk altı lenf bezlerine ilerler ve bezlerde büyümeye sebep olur. Daha ileri evresinde beyin, akciğer, karaciğer gibi hayati organlara sıçrar ve ölüme neden olur.
GE'nin meme kanseri infografiği göstermiştir ki gelişmekte olan dünya ülkeleri meme kanseriyle yüzleşmeye başlamıştır. Her yıl 1.4 milyon kadın meme kanserine yakalanmaktadır. Her yıl yaklaşık olarak 459,000 kadın meme kanseri yüzünden hayatını kaybetmektedir. Meme kanseri kanser türleri arasında en yaygın görülen ikinci kanser çeşididir. Meme kanseri kadınlarda görülmekte olan kanser türleri arasında ilk sırada yer almaktadır. 2008 yılında meme kanseri 15 milyon yıllık sağlıklı yaşamın yok olmasına yol açmıştır.
GE'nin meme kanseri infografiği ortaya çıkarmıştır ki; artan sağlık maliyetleri meme kanserini önlemeye yönelik mamografi dışındaki yöntemlere bağlıdır. Bu yöntemler aşırı tanılamaya yol açarak gereksiz tedavi masraflarıyla birlikte etkilenen kadınlarda endişeye neden oluyor. Araştırmaya geturkiyeblog.com adresinden ulaşılabilir.
Meme kanserini önlemede kullanılan ikincil yöntemlerdeki maliyet etkinliği üzerinde yoğunlaşan araştırma, gelişmiş ve gelişmekte olana ülkeler arasındaki meme kanseri insidans oranları oldukça farklıdır. Araştırmaya göre gelişmekte olan ülkelerde meme kanseri oranı yüksek olmasına karşın, İskandinav ülkeleri, ABD ve Kanada gibi gelişmiş ülkelerde meme kanseri oranının sabitlenmiş ya da düşmüş olduğu görülüyor. Aynı zamanda alınan önlemlerle bu ülkelerdeki ölüm oranları da gün geçtikçe düşüyor. Araştırmaya göre gelişmekte olan ülkelerde özellikle de Asya’nın bazı bölgelerinde insidans oranları her yıl yükseliyor. Bu durumun ana nedeni olarak ortalama yaşam süresinin uzaması gösterilse de, bu ülkelerdeki yaşam tarzları ile gelişmiş ülkelerdeki yaşam tarzlarının benzeşmesi insidans oranlarını yükselten nedenlerden biridir.
Araştırmanın ilginç bir istatistiği ise Afrika, Rusya, Meksika, Türkiye ve Suudi Arabistan’daki kadınların ölüm nedeniyle kaybettikleri “sağlıklı yaşam yılı” sayısının diğer bölgelere göre 7 kat daha fazla olması.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder